yüzey sularına sızma |
leaching into surface waters |
yüzey sularına sızma terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
sularına bir tane ekmek dökmek |
cast one's bread upon the waters |
sularına ekmek dökmek |
cast thy bread upon the waters |
yeraltı sularına derinlik |
depth to groundwater |
ürünün yeraltı sularına, su yoluna veya |
do not allow product to reach ground water, water course or |
yeraltı sularına sızdırma |
leaching to groundwater |
yeraltı sularına karışmak |
leach into groundwater |
yeraltı sularına sızdırma |
leaching into groundwater |
ürünün yeraltı sularına ulaşmasına izin vermeyin |
do not allow product to reach ground water |
ürünün yeraltı sularına, su kütlelerine veya |
do not allow product to reach ground water, water bodies or |
yeraltı sularına deşarj edildi |
discharged into groundwater |
yeraltı sularına |
into underground water |
sel sularına maruz kalanlar |
exposed to flood waters |
sularına |
into whose waters |
yeraltı sularına sızıntı |
leakage to groundwater |
kalkerli sızma |
calcareous infiltration |
hücresel sızma |
cellular infiltration |
sızma |
extra-virgin |
sızma |
frication |
sızma |
infiltration |
sızma anestezisi |
infiltration anesthesia |
sızma kapasitesi |
infiltration capacity |
sızma galeri |
infiltration gallery |
sızma |
oozing |
sızma zeytinyağı |
extra virgin olive oil |
sızma hindistan cevizi yağı |
virgin coconut oil |
sızma zeytinyağı |
virgin olive oil |
enflamatuar sızma |
inflammatory infiltrate |
sızma siperleri |
infiltration trenches |
sızma oranı |
infiltration rate |
sızma havzası |
infiltration basin |
sızma kanaması |
oozing bleeding |
sızma yaraları |
exuding wounds |
sızma zeytinyağı |
extra virgen olive oil |
sızma kuyusu |
infiltration well |
cezai sızma |
criminal infiltration |
sızma yarası |
oozing wound |
sıradan sızma zeytinyağı |
ordinary virgin olive oil |
sızma havuzu |
infiltration pond |
yere sızma |
ground infiltration |
sızma yağ |
extra virgin oil |
sızma zeytin |
extra virgin olive |
lenfositik sızma |
lymphocytic infiltrate |
sızma ağı |
seep network |
sızma veya içeri akış |
infiltration or inflow |
soğuk preslenmiş sızma zeytinyağı |
cold pressed extra virgin olive oil |
akıntı, dağılma, sızma, göç, serbest bırakma veya kaçış |
discharge, dispersal, seepage, migration, release or escape |
sızma galerileri |
infiltration galleries |
toprağa sızma |
seeping into the soil |
sızma irin |
oozing pus |
organik sızma zeytinyağı |
organic extra virgin olive oil |