| sel sularına maruz kalanlar |
exposed to flood waters |
sel sularına maruz kalanlar terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| maruz kalanlar |
those exposed |
| maruz kalanlar |
any exposed |
| trafiğine maruz kalanlar |
trafficked from |
| maruz kalanlar |
who have exposure |
| kovmaya maruz kalanlar |
who are subject to expulsion |
| sularına bir tane ekmek dökmek |
cast one's bread upon the waters |
| sularına ekmek dökmek |
cast thy bread upon the waters |
| yeraltı sularına derinlik |
depth to groundwater |
| ürünün yeraltı sularına, su yoluna veya |
do not allow product to reach ground water, water course or |
| yeraltı sularına sızdırma |
leaching to groundwater |
| yeraltı sularına karışmak |
leach into groundwater |
| yeraltı sularına sızdırma |
leaching into groundwater |
| ürünün yeraltı sularına ulaşmasına izin vermeyin |
do not allow product to reach ground water |
| ürünün yeraltı sularına, su kütlelerine veya |
do not allow product to reach ground water, water bodies or |
| yeraltı sularına deşarj edildi |
discharged into groundwater |
| yeraltı sularına |
into underground water |
| sularına |
into whose waters |
| yeraltı sularına sızıntı |
leakage to groundwater |
| yüzey sularına sızma |
leaching into surface waters |
| hayatta kalanlar |
survivors |
| kalanlar |
there remains |
| kalanlar için |
for the remainder |
| geriye kalanlar |
all that remains |
| kalanlar için |
for the remaining |
| kalanlar |
any remaining |
| geride kalanlar |
those left behind |
| dinlenme, kalıntı ve kalanlar |
rest, residue and remainder |
| kalanlar |
all remaining |
| kalanlar |
are remaining |
| kalıntı ve kalanlar |
residue and remainder |
| kalanlar |
that are left |
| emeklilik, hayatta kalanlar ve maluliyet sigortası |
retirement, survivors and disability insurance |
| geri kalanlar arasında |
among the rest |
| dışarıda kalanlar |
feelers out |
| tüm kalanlar |
all that's left |
| kalanlar ile |
with leftovers |
| havada kalanlar |
lingers in the air |
| kalanlar |
those who remain |
| geri kalanlar boyunca |
through the remainder |
| mahsur kalanlar |
people stranded |
| geriye kalanlar |
any left over |
| akılda kalanlar |
interests in mind |
| bu kalanlar |
that lingers |
| geriye kalanlar |
the only ones left |
| müşterek sağ kalanlar maaşı |
joint survivor annuity |
| kalanlar |
any leftover |
| bağımlılar ve hayatta kalanlar |
dependents and survivors |
| ayakta kalanlar |
those left standing |
| sağ kalanlar sosyal güvenlik |
survivors social security |
| kalanlar |
some remaining |