onu tavsiye etmekte tereddüt etmem

onu tavsiye etmekte tereddüt etmem teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
onu tavsiye etmekte tereddüt etmem i would not hesitate to recommend him

onu tavsiye etmekte tereddüt etmem terimi için benzer kelimeler ve anlamları
tavsiye tereddüt etmem i would not hesitate to recommend
tavsiye etmekte tereddüt etmeyin not hesitate to recommend
tavsiye etmekte hiç tereddüt etmiyor has no hesitation in recommending
tereddüt etmem i would not hesitate
tereddüt etmem i would have no hesitation
tereddüt etmem i shall not hesitate
ziyaret etmekte tereddüt etmeyin do not hesitate to visit
taklit etmekte tereddüt hesitate to imitate
kabul etmekte tereddüt etmek yok have no hesitation in accepting
teklif etmekte tereddüt etmeyin don't hesitate to propose
dahil etmekte tereddüt etmeyin do not hesitate to include
kontrol etmekte tereddüt etmeyin don't hesitate to check
davet etmekte tereddüt etme do not hesitate to invite
kabul etmekte tereddüt hesitant to accept
kabul etmekte tereddüt hesitant to admit
tahmin etmekte tereddüt hesitate to predict
kabul etmekte tereddüt hesitate to accept
kabul etmekte tereddüt hesitate to admit
tavsiye etmem i would not recommend
tavsiye etmem i wouldn't recommend
tavsiye etmem i wont advice
bu yüzden tavsiye etmem so i recommend not to
tavsiye etmem ben i would not advise i
tavsiye etmem gerekiyordu i'm supposed to recommend
tavsiye etmem would not recommend
tavsiye etmekte hiçbir tereddütüm yok i have no hesitation in recommending
asla pes etmem i never give up
tercih etmem i rather not
kontrol etmem gerek i need to check
revize etmem gerek i need to revise
kabul etmem would not accept
hayal etmem i wouldn't dream of
pes etmem would not give up
seni rahatsız etmem i would not disturb you
asla pes etmem i never back down
iptal etmem gerekiyor i need to cancel
kavga etmem i have no quarrel
seni tercih etmem prefer you not
acele etmem gerek i need to hurry up
takip etmem would not follow
ifşa etmem i shall not disclose
ziyaret etmem would not visit
hayal etmem i would not dream of
kabul etmem would not admit
rahatsız etmem i do not disturb
işaret etmem gerektiğini düşünüyorum i feel i should point out
kabul etmem büyük bir zevk it is a great pleasure that i accept
kabul etmem gerekecek mi will i be required to accept
değiş tokuş etmem gerek i need to exchange
dans etmem istendi i was asked to dance