uyumu takiben durdurulmalı

uyumu takiben durdurulmalı teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
uyumu takiben durdurulmalı shall be discontinued upon compliance by

uyumu takiben durdurulmalı terimi için benzer kelimeler ve anlamları
konuşmamızı takiben, diyaloğumuzu takiben following our conversation
durdurulmalı should be stopped
durdurulmalı should be discontinued
durdurulmalı must be stopped
durdurulmalı have to be stopped
durdurulmalı must be discontinued
durdurulmalı has to be stopped
işlem durdurulmalı the operation must be stopped
hareket durdurulmalı motion must be stopped
bu eğilim durdurulmalı this trend must be stopped
ilaç durdurulmalı drug should be stopped
kademeli olarak durdurulmalı must be stopped gradually
durdurulmalı should be ceased
vergiler durdurulmalı taxes must be withheld
bunu takiben followed by
bunu takiben following this
görüşmemizi takiben following our meeting
isteği takiben following the request
görüşmeyi takiben following the conversation
incelemeyi takiben following review
krizi takiben following the crisis
bir olayı takiben following an incident
ile görüşmeleri takiben following discussions with
daveti takiben following an invitation
rahatsızlığı takiben following disturbance
lansmanı takiben following the launch
ihlali takiben following a breach
resesyonu takiben following the recession
edinimi takiben following the acquisition
dönüşümü takiben following my return
çöküşü takiben following the collapse
görüşmeleri takiben following negotiations
bir sohbeti takiben following a conversation
elden çıkarma takiben following the divestiture
imzayı takiben following the signature
görüşmeleri takiben following talks
protestoları takiben following protests
takiben sona erdi ended following
imzasını takiben following the signing of
implantasyonu takiben following implantation
takiben in following with
anlaşmamızı takiben following our agreement
ihracı takiben following the issuance
çekilmeyi takiben following withdrawal
görüşmenizi takiben following your interview
mahkumiyetini takiben following his conviction
derhal makbuz takiben promptly following receipt
konuşmayı takiben following the speech
hakkında sohbetimizi takiben following our conversation about
bu tartışmayı takiben following this discussion