sustainable use and livelihoods

sustainable use and livelihoods teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
sustainable use and livelihoods sürdürülebilir kullanım ve geçim kaynakları

sustainable use and livelihoods terimi için benzer kelimeler ve anlamları

sustainable livelihoods sürdürülebilir geçim
sustainable livelihoods approach sürdürülebilir geçim yaklaşımı
for sustainable livelihoods sürdürülebilir geçim kaynakları için
sustainable rural livelihoods sürdürülebilir kırsal geçim
earn sustainable livelihoods sürdürülebilir geçim kaynakları kazanmak
sustainable livelihoods framework sürdürülebilir geçim kaynakları
secure sustainable livelihoods sürdürülebilir geçim kaynakları
promote sustainable livelihoods sürdürülebilir geçim kaynaklarını teşvik etmek
creation of sustainable livelihoods sürdürülebilir geçim kaynakları
improving sustainable livelihoods sürdürülebilir geçim kaynaklarının iyileştirilmesi
access of population groups to sustainable livelihoods. nüfus gruplarının sürdürülebilir geçim kaynaklarına erişimi.
sustainable livelihoods with sürdürülebilir geçim kaynakları
sustainable economic livelihoods sürdürülebilir ekonomik geçim
sustainable livelihoods methodology sürdürülebilir geçim yöntemleri
developing sustainable livelihoods sürdürülebilir geçim kaynakları geliştirmek
deliver sustainable livelihoods sürdürülebilir geçim kaynakları sağlamak
sustainable livelihoods program sürdürülebilir geçim programları
sustainable forest management to sustainable development sürdürülebilir kalkınmaya sürdürülebilir orman yönetimi
lives and livelihoods hayatlar ve geçim kaynakları
livelihoods and food security trust fund geçim kaynakları ve gıda güvenliği fonu
food security and livelihoods gıda güvenliği ve geçim kaynakları
decent jobs and livelihoods iyi işler ve geçim kaynakları
assets and livelihoods varlıklar ve geçim kaynakları
the livelihoods and food security trust geçim kaynakları ve gıda güvenliği
youth and livelihoods gençlik ve geçim
land productivity and livelihoods arazi verimliliği ve geçim kaynakları
livelihoods and standards of living geçim ve yaşam standartları
poverty reduction and livelihoods yoksulluğun azaltılması ve geçim kaynakları
livestock and livelihoods hayvancılık ve geçim
and livelihoods ve geçim
and improved livelihoods ve gelişmiş geçim kaynakları
land and livelihoods arazi ve geçim
livelihoods and poverty alleviation geçim kaynakları ve yoksulluğun azaltılması
earnings and livelihoods kazanç ve geçim
ecosystems and livelihoods network ekosistemler ve geçim kaynakları
livelihoods and food supply geçim kaynakları ve gıda arzı
livelihoods, early assessment and protection geçim kaynakları, erken değerlendirme ve koruma
land, water and livelihoods toprak, su ve geçim kaynakları
communities and livelihoods topluluklar ve geçim
well-being and livelihoods refah ve geçim
respect rights, livelihoods and resources haklara, geçim kaynaklarına ve kaynaklara saygı göster
lands and livelihoods topraklar ve geçim
job creation and livelihoods iş yaratma ve geçim
employment and livelihoods istihdam ve geçim
homes and livelihoods evler ve geçim
agriculture and livelihoods tarım ve geçim
and sustaining livelihoods ve geçim kaynaklarını sürdürmek
sustainable use of the ocean and its resources okyanusun ve kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı
sustainable land management and use sürdürülebilir arazi yönetimi ve kullanımı
sustainable tourism and land use planning sürdürülebilir turizm ve arazi kullanım planlaması